İstediğiniz ne varsa onu en yüksek idealinize bağlayabilirseniz o zaman o istediğiniz hayırlıdır, emin olun! Örneğin; ben bir araba istiyorum diyelim. Normalde araba istemenin evrensel özle bağlantısı nedir ki diyebilirsiniz. İşte ben arabayı niçin istiyorum?
Daha fazla insana ulaşabilmek, hizmet edebilmek için. O zaman işte bu isteğim hayırlı.
İlla hizmet etmek değil, şu bile olabilir. Arabam olduğunda daha keyifli, özgür bir şekilde hareket edebileceğim. Diyelim ki çok seyahat ettiğim bir işim var. Uçakla giderim, otobüsle, trenle de gidebilirim bazı yerlere. Ama arabam olduğunda istediğim saatte çıkabiliyorum. 17:00’de biletim var haydi gidelim olmuyor. Gece de çıkarım, 11:00 de de çıkarım. Özgür hareket etmemi sağlıyor ve titreşimimi daha yükseltmemi sağlıyor. Bu da hizmet.
Bir evim olsun. Bu da hizmet. Sonuçta evinizde mutluysanız, mutlu olacağınız bir evi yaratıyorsanız titreşiminiz yükseliyor, dolayısıyla hizmet ediyorsunuz. Hizmet etmek gidip insanlara yardımcı olmak, fakirlere yardımcı olmak, bunların hepsi hizmet tabii ki. Onlara “zor durumda olan insanlara” yardımcı olmak, şifa vermek, su bulmayan ülkelere su götürmek, hepsi hizmet. Ama oturduğunuz yerde mutlu olmak, bence çok büyük bir hizmet. Konforlu evinizde, muhteşem ailenizle BİRlik bilinci içinde mutluysanız bu da bir hizmet.
Bunu biliyorsanız o zaman duanız hayırlıdır zaten. Çünkü hizmet etmenizi sağlıyor. Bu anlayışla sahip olmayı sadece kendim için değil senin tüm çocuklarına hizmet edebilmek için istiyorum.
Arzu Edilen Şey Nedir?
“Arzu ettiğim şey zaten görünür haldedir. Ben zihnimde sadece arzu ettiğim şeyi oluşturuyorum.” Duayı görüyor musunuz? Bir yaratım yöntemi gibi. Dua gibi değil de bir yaratım yöntemi gibi. Ben zihnimde arzu ettiğim şeyi oluşturuyorum diyor, resmini çiziyor.
“Nasıl bir tohum gelişimine yeraltında sessizlik ve karanlık içinde başlarsa, benim arzum da şimdi ruhumun sessiz, görünmez aleminde şekilleniyor. Ben odama girip kapıyı kapatıyorum. Sessizce ve güvenle şimdi arzu zihnimde çoktan gerçekleşmiş olarak görüyorum.” İşte bakın bir yaratım yöntemi. Arzu ettiğinizi gerçekleşmiş olarak görmek. Yani alıştığımız gibi sadece dua etmek değil elinizi açıp “Yaradan’ın ben bunu, bunu istiyorum” iyi de istediğin şeyin olduğunu görebiliyor musun? Gerçekten ona sahip olduğuna emin olabiliyor musun? Bakın bu da var duanın içinde, zihninizde gerçekleştiğini görmek de var. Buna ne deniliyor Yeni Çağ’da? Yaratıcı imgeleme. Ben odama girip kapıyı kapatıyorum diyor. İstediğim şeyi zaten gerçekleşmiş olarak görüyorum.
“Şimdi arzumun mükemmel bir şekilde resmedilmesini bekliyorum. Görünmeyen alemde arzum şimdiden gerçekleştiği için Sana teşekkür ediyorum Baba. Senin bunu, Senin zengin bolluğunu paylaşabilmem, Seninle olan BİRliğimi idrak edebilmem, bütün çocuklarımın aynı şeyi idrak edebilmeleri ve sahip olduğum her şeyi tüm çocuklarına akıtabilmem için yaptığını biliyorum. Sahip olduğum her şeyi Sana sunuyorum Baba.” Tüm arzuları O’nun için yani. Onun insanlarına hizmet. Hizmet illa rehberlik yapmak değil. Finans sektöründe çalışmak da bir hizmet olabilir insanlara. Para kazandırmak da bir hizmet olabilir insanlara. Ticaret yapmak da hizmet olabilir. Çünkü onların mutlu olacağı ürünleri bir yerden alıp başka bir yere götürüyorsunuz. Örneğin; HeartMath ürünlerini. Neyi sağlıyor? İnsanların kalplerini stabilize kılmalarını sağlıyor. İnsanlar kalplerini yüksek koherenz, bilinç haline getirebiliyorlar O yüzden hizmeti sadece ruhsal olarak insanlara şifa vermek, onlara rehberlik yapmak olarak göremeyelim. Bu da bir hizmet.
“Hiçbir eylemim ya da düşüncem arzumun Özde şimdiden gerçekleştiğini ve onun şimdi kusursuz bir biçimde ortaya çıktığını inkar etmeyecektir.” Dua yaptıysanız zihniniz başka bir şey söylememeli. Acaba gerçekleşir mi gerçekleşmez mi? Hiçbir eyleminiz gerçekleşmesi konusunda şüphe duymamalı, hiçbir hücreniz dahi.
“Ben ÖZ olarak ruhen, zihnen ve bedenen arzuma sadığım. Onu ruhumda kusursuz bir fikir olarak düşünüp tasarladım. Ve arzuma doğru düşünce formunu verdim. Şimdi kusursuz arzumu görünür hale getiriyor ve doğru bir biçimde tezahür ettiriyorum.
Şimdi sevgi, bilgelik ve anlayışa, yaşama, sağlığa, güce ve ebedi gençliğe; uyum, mutluluk ve bolluk dolu bir refaha ve her hayırlı arzuyu evrensel Özden yaratma yöntemine sahip olduğum için Sana teşekkür ediyorum Baba. Amin”
Bu bir dua. Alışılmış bir dua değil, bir ustanın, üstadın duası. Bence bir Simyacının duası da böyle olmalı. Ne yaptı?
- Yaradan’la kendi arasındaki perdeyi kaldırdı
- İstediği ile kendisi arasındaki perdeyi kaldırdı
- İmanını dile getirdi
- İstediğini sıraladı, söyledi
- Hayrını söyledi
- İmajine etti
Dua bir çalışmadır, duadaki sizin adımınız sadece sıralamak değildir. Duada sizin imajinasyon yeteneğiniz ile tezahür ettirmenizdir. Dua ile tezahür birbirinden ayrı değil. Öyle algılanıyor, dua ile yaratım birbirinden ayrı gibi görülüyor. Dua etmenin, olumlama yapmanın, yaratım yapmanın birbirinden ayrı olduğunu düşünüyoruz. İsa bunların hepsini duasında birleştiriyor.
Dua sadece söylemek, sıralamak değil, aynı zamanda onu görmek.
Bu dua sizin bilincinde başka bir duaya dönebilir. Bu İsa’nın duası.
Sözlerde saflaşma; Yaradan ile konuşma şeklimizi yükseltmek, yani duayı. Bunun için bir süre İsa’nın duasını okuyabilirsiniz her gün. Önce hücrelerinize o duanın şekli işlesin. Sonra kendi duanızı yazın. Eğer gerçekten sizi çok etkilediyse duanız, arkadaşlarınızla paylaşabilirsiniz.
Bunu paylaş:
Ucretsizegitimal sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.