İnsan Mizaçları ve 4 Element: Ateş, Su, Hava, Toprak

Öncelikle varlığı araştırırken, maddenin yapısı hakkında bilgi sahibi oluruz. Bundan sonra 4 element ortaya çıkar. 4 elementin tüm dünyaya, yaşantıya, aleme hakim olma hali, misal burçlar hakkında gezegenlerden bile bahsederken elementlerden bahsediyoruz. Mesela Terazi burcudur, hava elementidir diyoruz.

Hava, su, toprak, ateş. Temelde bu 4 hılt üzerinden;
insan üzerindeki etkisi hem fiziksel hem ruhsal hem sağlık ve duyguları üzerindedir. İnsanın bedeninde, yapısında, ruhunda, zihninde bu 4 elementten izler var. Kısaca;
ATEŞ: insan vücudunda asittir. Olmazsa olmaz
SU: İnsan bedeninde mukus ’tur. Mukus geleneksel tıp terimi, en rahat anlatabileceğimiz açıklaması;
Vücut sıvısıdır, tükürük, nemli gözyaşı, ter dahil.
TOPRAK: Kemik, diş yapımız, saç yapımız, tüm toksin kaynaklı mumyamızdır.
HAVA: Hava vücudumuzda dolaşandır, Havanın özelliği bu ’dur dolaşan yani KAN

İnsan vücudundan bu 4’ünden birinin olmama hali yok. Buna bağlı olarak 4’ünüde üzerimizde barındırıyorsak ve hepimizin birbirimizden farkı varsa,

Her insanın kendi içinde birisinin baskınlığı var. Ya hava ya toprak ya ateş ya da su ’yun. Bedensel konuşursak ya asidin, ya mukus ’un, ya toksinin veya iskeletin, yada Kan’ın baskın olma hali var.

Bu da bizim bedenimize sirayet ediyor, kaşımıza gözümüze, kemiğimize dişimize, görüntümüze, kilo alma şeklimize kadar sirayet ediyor.

İnsanları birbirinden ayıran ve aynı zamanda ortak özelliği MİZACI yani elementidir. Kendine ait olan elementi ona baskın gelir. Kendi içlerinde ortak olmalarına rağmen birbirlerinden farklıdır.

Bu 4 elementin insan üzerindeki tıbbi isimleri yani alternatif tıpta, insan tanımada bir ismi var:
1. Demevi
2. Safravi
3. Sovdavi
4. Balgami

Bu bu 4’ünde farklı özellikler, farklı hastalıklar, farklı bedensel yapıları ve farklı düşünceler, takıntılar, farklı istekler mevcut. Ve biz bu kişilikleri, bu durumları kendi aralarında;
Soğuk
Sıcak
Kuru
Nemli olarak ayırırız.

İnsanın kuru ve nemli olması onun sadece dokunsal anlamda ıslak (nemli) ve kuru olduğunu göstermez, aynı zamanda kuru duygularda vardır, nemli duygularda vardır. Örnek veriyorum, keder;
Keder soğuk ve nemli bir duygudur, bu yüzden akciğerlere hasar verir.
Fakat öfke sıcak ve kuru bir duygudur. Bu yüzden baş bölgesinde kaşıntılara sebep olur. Yağlanma ve kaşıntılar, mide asidi bunu ancak biz mizaçlar aracılığıyla çözebiliriz. Her şeyin bir mizacı vardır, her şeyin. Mizaç bir karışım bir oluşum demektir. Yani bir yoğunlaşma. Bir insanda 4 element mevcuttur fakat yaratım sistemi gereği birisini mutlaka fazla halde dünyaya geliyoruz. Ve bu yüzden bizim mizacımız çok net şekilde anlaşılıyor.

Örneğin:

Demevi mizacı doğan bir kişinin kan hıltı ve elementi hava burçlardan bağımsız elementi hava olduğu için hava gibi yayılmak ister, hava gibi kendini göstermek ister. Hava gibi hızlıdır, hava gibi değişkendir.

Hava bir bakıyorsunuz nemli, bir bakıyorsunuz, kuru yada sıcak bir bakıyorsunuz soğuk hava gibi değişkendir ve bu insanlarda yine kan ile ilgili bazı sıkıntılar, problemler görürüz. Ve bu insanların genelde imtihanları benzer olur. Çünkü belli zaafları vardır ve o zaaflardan yakalanırlar. Yani zorlandıkları yerler genelde aynıdır. Arkadaşlık, pişmanlık, kalp kırmak gibi…Yani bir insanın elementi onun tüm duygularını, yaşam şeklini etkiler.

Yani bir çocuğunun mizacını belirleyerek bu çocuk iyi tüccar olacak diyebiliriz ve böyle diyen insanlar acaba neye dayanarak bunu söylüyorlar, neyi hissediyorlar da bunu söylüyorlar dememizin sebebi mizaçları bilmiyor olmamız.

Her şeyin bir mizacı vardır;
Bir ağaçtan örnek verelim;
Yaşamını devam ettirebilmesi için temeli toprak olmalı, gıdası su olmalı, kaynaklarından birisi güneş yani ateş olmalı, ve oksijen ile besleniyor olmalı bu da hava. Gördüğünüz gibi 4 element ile biz insanlar gibi hayata tutunan bir şeydir ağaç ve ağacın verdiği meyve ve yapısına göre kendine ait mizacıda vardır. Bir ağacın dahi mizacı vardır. İnsanlardan da örnek verelim. Mesela Safravi;
Bir safravi erkeği genelde fevridir. Ve görüntü itibariylada biraz daha uzun yapıdadır. Baş bölgesinde dediğim gibi daha fazla yağlanma, ısı, kaşıntı gibi şeyler görürüz. Peki neden baş kısmında bu görülür. Çünkü ateş olduğu için.
Ateşin en sivri ve en sıcak yeri tepesidir. Direkt elementinden doğmuş gibi. Direkt elementi ile yaşamış gibi, tüm özelliklerini taşır. Fiziksel olarak alt bedeninizde üst bedene göre daha geniş olur bu insanların.

Ve genel problemleri öfke, fevri karar ve merhamet. Şimdi hem öfke hem merhamet, böyle insanlar mutlaka tanıyorsunuz. Genelde ani öfkelenen, hızlı çıkış ve hızlı iniş yapan, küs kalamayan ve özellikle çocuklara, hayvanlara, hastalara, yaşlılara zaafı olan kısımda safravilerdir. Ve hiçbir mizaç diğer mizacın üstü ya da altı, yada daha kaliteli daha aşağı seviyede değil neden?

Çünkü adaletli sistem, adaletli yaratım, bir mizacı diğerinden üstün tutmaz. Ve hepsinin negatif ve pozitif özellikleri vardır. Mutlaka negatifi ve pozitifide yaşar. Bizim bu mizacın keyifli halden çıkarıp bizi ciddiyete sürükleyen kısmı şudur.

Mizacın kişiyi ele geçirmesi: Bizi en tedirgin eden şeydir.
Artık tüm zevklerimiz, tercihlerimiz, inançlarımız, kararlarımız, insanlara bakış açımız, hayata bakış açımız hepsi bir mizaç tarafından şekilleniyor hale gelmesidir. Çok basit bir örnek verelim dobra olmak;

Herkese tek tek sorsak dobralık iyi midir kötü müdür? Tek bir cevap alamayız çünkü; 1 balgami mizacın yani su elementi insanına göre dobralıktan daha zalimce bir durum yoktur. Bütün hayatını etkileyebilirsiniz. Ona dürüstçe hatasını söyleyerek bütün yaşamını etkileyebilirsiniz;

Depresyona girebilir, o günü hala unutmuyorum diyebilir. Arkadaşlığı bozulabilir, hastanabilir,.
Ancak bir ateş yada toprak grubundaki bir insana bak sen böyle böylesin dikkat et kendine dediğinizde, «aa teşekkür ederim iyi oldu bana söylediğin, iyi bir şey yaptın» der. O zaman dobralık iyimidir, kötümüdür? Kişiye göre değişir, aslında mizaca göre değişir. Farklı durumlar ve tek kaynak. Tek oluş. Ve mizacını bilmediğimiz çoğu insana yaptığımız davranış ve sonuçları. Ve genelde aile içerisinde bizim en temel problemimiz şurasıdır:

Neden bu çocuk böyle?
Eşim neden böyle?
Doğru olan buyken neden böyle yapıyor?

Çünkü doğru; mizaca göre değişir. Aynen dobralık gibi. Aynen merhamet gibi.
Mizacının ele geçirmiş bir kişi için bu artık hastalık derecesine gelebilir.

Yani «benim görüşüme göre doğrudur ve bu herkes içinde böyle olmalıdır. Farklı bir görüşüde kabul etmiyorum». İşte mizacın ele geçirmede sadece bu duygusal kısmı…Bir de bunun hastalıksal kısmı var çünkü her yoğun duygu beraberinde bir hastalık getirir. Her mizacın yatkın olduğu hastalıklar vardır.

Mesela topraktan bir örnek verelim;
Galen ve ibni sina özellikle toprak için bahsettiği kısımlar sayfa sayfa daha fazladır. Neden? Çünkü değişmesi en zor zaman alan, terbiyesi uzun süren bir mizaç toprak mizacıdır. Aynen bir toprağa benzetir ibni sina derki;

Bir toprağa bak ne görüyorsun dümdüz, kahverengi, siyah, kızıl renkte düz bir alan. Hayranlık uyandıracak aynen bir gökyüzü gibi, bir şelale gibi hissiyat var mı? Yok. Ancak o toprağın altında elmas, cevher, su kaynaklarımı var bilmiyoruz. İşte toprak insanı aynen böyledir, içeridekini dışarıya asla belli etmez.

Ve bu sondajı vurmak o kadar kolay değildir, derin derin kazmalar gerekir. Ve kişininde bunu farkında olmayışı, kendi hayatını yetersizliğe sürükler, sürekli yetersizlik duygusu yaşayan, erteleyen ve sürekli sorgulayan kişilerde, toprak elementinin ağır bastığını görürüz.

Kısa tekrar yapalım; 4 element;
Ateş: Asit
Su: Mukus
Hava: Kan
Toprak: Toksin

Şimdi toksin deyince hep kötü bir şeymiş gibi geliyor aklımıza. Toksin atmalıyız gibi. Ancak temelde bizde var olmayan bir şey bizde birikmez ki, insan bedeninde olmayan bir durum yok, mesela bakır bileklik;
Kemik sancıları olan, kuvvet azlığı olan kişilere tavsiye edilir. Neden çünkü bedeninde bakır var. Çinko, demir, bakır, toksin hepsi var. Alemde olupta benim bedenimde olmayan hiçbir madde yok. Şimdi bir bölge düşünün su olmayan hayat devam edemiyor, ya da hava yok yine etmiyor.

O zaman hayatı idame ettiren bu 4 elementin olmasıdır. Ancak şunu fark etmiyor muyuz bazı bölgelerde sıcaklık daha fazla, işte biz buna ne diyoruz;
İKLİM
iklimi belirleyen şey de mizaçtır.
Burçlarda da elementten bahsedilir, haritaya bakılarak %kaç su, ya da %kaç havasınız kendinize artılar koyarak mizacınızı tahmin edersiniz.
Mizaçlar değişir, temelden değişmez ancak kayma yaşar. Biz buna bir mizacın diğer bir mizaca kayma hali diyoruz. Peki herhangi bir mizaca mı? Hayır.
Komşu mizaca.
Neye göre belirlenir mizaçlar
Sıcaklık, ıslaklık, kuruluk, soğukluk anlamında değişkendir.