Satürn’ün İnsan Fıtratına Yansıması
Disiplin yolda yürüme istikrarı anlamına gelir
Satürn, en iyi anlatan anahtar kelime disiplin. En büyük, önemli özelliği disiplin. Disiplin; birazcık baskıcı bir kelime olarak düşünüyoruz. Hayatımızda disiplin kelimesinden irite oluruz. Özellikle Kova gibi özgürlükçü, Boğa gibi durduğu yeri değiştirmeye çalışmayan insanlarda disiplin kelimesini; özellikle Hava ve Ateş karakterli olanlar, disiplin kelimesinden çok rahatsız olurlar.
Disiplinin sınırlayan bir şey anlamına geldiğini zannederler. Disiplin bir baskıcı gibi gelir. Aslında disiplin disciple kökünden gelir. Disciple alsında mürit demek, yolcu. Yolda ilerleme istikrarı demektir disiplin. Disiplin adanmışlığın bir yönüdür. Siz her sabah kalkıp neden pranik tüp yaparsınız? Neden her sabah istikrarlı bir şekilde? Çünkü yola adanmışlığınızdan. Ama sizde disiplin yoksa “Tamam bugün yapayım, yarın yapmayayım” diyebilirsiniz.
Disiplin şudur: yolda yürüme istikrarı anlamına gelir. Yolda olma istikrarı. Bugün bir şey yaparsınız öbür gün başka bir şey yaparsınız. Disiplin kelimesiyle bence barışın. Disiplin adanmışlıktır aslında. O yüzden Satürn’ü anlatan disiplindir. En anahtar kelimelerden biri.
Nereye disiplin?
Kendi varlığının üzerine disiplin. Yani kendinize mürit olmak. Kendi yolunuza mürit olmak. Kendi yolculuğunuza mürit olmak. Kendi yolculuğunuza adanmak diyebiliriz. Kendini onurlandırmak aynı zamanda. Bedenini onurlandırmak. Çünkü bu bedeni siz yarattınız. Buraya gelmeden önce bu beden türünü, bu fıtratı siz yarattınız.
Siz derken bedenden bahsetmiyorum, zihinden de bahsetmiyorum. Sizin ruhunuz bu bedeni yarattı. Yarattığınız bedeni onurlandırmak.
Yaşamın zorluklarını zorluk olarak görmemek yine Satürn’ün özelliği.
Satürn’ün en temel anahtar kelimelerinden biri de yüzleşmek. Her yanınızla yüzleşmek. Halının altına süpürdüğünüz her şeyle. Satürn’ün özelliği, insanların “zorluk” diye algıladığınız şeylerin üzerine girmek. Bir şeyden korkuyorsunuz. Satürn korktuğunuz şeyin içine girmektir. Korktuğunuz şeyi yapmaya başlamaktır, gerçekleştirmek. Eğer siz yapmazsanız Satürn bunu zorla yapar. Satürn’ün özelliğidir, Satürn sizi iter. Yüzme bilmiyorsunuz, yüzmekten korkuyorsunuz. Satürn arkanızdan iter, suya düşer boğulma tehlikesi yaşarsınız ve yüzmeyi öğrenirsiniz. Sizi küçükken denize atan babadır aslında, yüzme bilip bilmediğinizle ilgilenmeyen. Orada öğrenirsin diyen babadır.
Satürn aslında “zorlukların” üzerine, korkular dediklerinizin üzerine gitmektir. İçimizdekileri dışarıya çıkarıp yüzleşmemizi sağlıyor.
Başka bir anahtar kelimesi sorumluluk. Kendi yaşam sorumluluğunu almak bu. Kendi yaşadıklarımız konusunda başkalarını suçlamamak. Yaşadığımız her şey bizimle bağlantılı. Satürn diyor ki; “Sen dış dünyadaki insanlara, o bana böyle yaptığı için böyleyim, şu bana böyle yaptığı için şöyleyim diyorsun. İyi de bunları sen yarattın diyor Satürn. Bunları vadeden sensin. Satürn, kendi yarattıklarımızın ya da yaşadıklarımızın sorumluluğunu dışarı atmamak demek. Yaşamdaki bütün sorumluluğu sizin kucağınıza veriyor Satürn. Ha başkalarının sorumluluklarını da almamak tabii ki. Dışardaki insanların sorumluluklarını da almamak.
En güçlü özelliklerinden biri mütevazilik. Alçakgönüllülük demeyeceğim, biraz alçak kelimesinden dolayı.
Satürn pratiktir. Pratiktir Satürn insanları.
Yaşamı onurlandırmakla ilgili hem ölümü hem yaşamı. Fiziki dünyayı onurlandırmak, kök çakra gibi. Bu açıdan bakarsanız Satürn daha fazla hangi çakrada çalışıyor? En fazla kök çakrada çalışıyor. Satürn gibi uzak bir gezegeni ya da Abisin üzerindeki bir gezegeni tepe çakra gibi düşünürsünüz. Tepede ya en üstte. Hiç manevi değil dediğim gibi. Tamamen kök çakrayla bağlantılı.
Tek başınalığı onurlandırmak;
Yalnızlık demeyeceğim. Aloneless yani yalnızlık. Al, one aslında. Oneless aslında. Aloneless içinde one var, tekleşme yani. Birliğe ulaşmak için bazen tek başınalığı deneyimlemek gibi. Satürn öyle. Tek başınalığı da onurlandırmak. Bu da Satürn’ün “münzevi” tarafının da olduğunu gösteriyor.
Kendimizle konforlu olmak, bedenimizde konforlu olmak. Kendimizle vakit geçirmeyi aynı zamanda gösteriyor.
Satürn eksikliğinin bizim psikolojimizde eksikliği, depresyon. Yalnızlık korkusu Satürn eksikliğidir. Satürn’ü güçlü olan insanlar, yalnız kalmayı severler. Tek başına olmayı severler.
Halının altına süpürmek Satürn etkisidir. Satürn’ü güçlü olanlar korkmazlar üzerine girmekten. Satürn eksikliği olanlar halının altına süpürürler, yüzleşmekten korkarlar.
Satürn eksikliği; pesimistlik. Sürekli negatif tarafından düşünme. Hiçbir şeyin iyi olacağına inanmama. Realite ile yüzleşememe.
Yaratıcı, çözemeyeceğimiz hiçbir şeyi önümüze koymaz. Kaldıramadığımız yükü vermez. O yüzden hiçbir şeyin üzerine atlamaya çekinmeyin! Yaşam için en hızlı yürüme şeklini söylüyorum size. Hiçbir şeyin içine girmeye çekinmeyin! Önünüzde ise siz oraya atlıyorsanız, bilin ki orda kaldıramayacağınız hiçbir yük yoktur. Sadece bazıları az kolay olabilir. Çünkü korkularınız vardır, yüzleşmeniz gerekir orada. O yüzden yaşamın içinde “korkularınızdan tamamen özgürleşene kadar” üzerine yürüyebilirsiniz, Satürn bunu söylüyor. Korkularınızdan tamamen özgürleşene kadar. Burada gecikmeyin. Yarın yaparım, 2 hayatta hallederiz bunları falan demeyin. Satürn onu söylüyor. Evet oyalanmaya gerek yok, atlayabilirsin, haydi. Kaldıramayacağın bir yükü vermiyor hiçbir zaman Yaradan. Rahat olabilirsiniz.
Satürn eksikliği disiplin eksikliği aynı zamanda. Yolda yürüme istikrarının azlığı.
Satürn eksiliği, inançsızlık. Kendine inanmamak. Hedeflerine inanmamak getiriyor aynı zamanda. Gerçek inanç ne? Teslim olmak. Bir gün gerçekten imanınız güçlü olduğunda haliniz, teslim hali olacak. Ne geliyorsa güzellik yaratacağı bilinciyle, inançtır o, teslim olmak.
Karmayı sürdürmek mesela, yine Satürn eksikliği. Atalardan gelen kalıplarınızı sürekli devam ettirmek.
Satürn’ün Tekamüldeki Fonksiyonu
Netleştirmek istiyorum. Satürn deyince gelecek anahtar kelimeler; disiplin, sorumluluk, yüzlemekten korkmama, korkuların ötesine geçme. Satürn haritanızda, yaşamınızda adanmışlığınızın şeklini gösteriyor. Yaşamınızda sorumluluğu hangi taraftan alıyorsunuz ya da alamıyorsunuz, onu gösteriyor.
Tekamüldeki fonksiyonu içsel disiplini oluşturmak. İçsel gücümüzü, tevazuumuzu güçlendirmek aynı zamanda Satürn.
Satürn hayatımızı bütünlük içinde yaşamayı, yani sözünüzle özünüz bir olacak. Satürn’ün özelliği o. Bütünlük içinde yaşamak dediğim; özünüzle sözünüzün birleşmesi. Beden, zihin ve ruhun tek bir şey gibi çalışmasıdır. Bu üçünün tek bir unsur olarak çalışmasını sağlıyor.
Konuştuğumuz gibi yaşamayı, düşündüğümüz şeyi eylemde gerçekleştirmeyi, konuştuğumuz şeyi eylemde gerçekleştirmeyi getiriyor. Ete kemiğe büründürmeyi. Yani söylediklerimizi, düşündüklerimizi hayata geçirme, ruhsal tarafta söylediklerimizi hayata geçirme. Siz birlik deyip yaşamınızın içinde ayrım kelimesini kullanıyorsanız, o zaman bu sözde bir birliktir. Birlik sadece insanlar arasında belirli yerlerde çalışan bir şey değildir. Her tarafınızda birlik sağlayabiliyor musunuz? O zaman birlik ete kemiğe bürünmüştür.
Sevgi, söylediğiniz bir şeyse eğer sadece, hayata geçirdiğiniz koşulsuz sevgiyi her yerde, her şeyin içinde ve her yere verebilmenizdir. Yoksa sözün içinde kalır sadece. Satürn çıktığı zaman sizin ağzınızdan çıkıp da uygulamadığınız ne varsa, orayla ilgili çalışmalar veriri size. Orayla ilgili “dersler” çıkar.
Sözünüzle özünüz birleşmediğinde ortaya çıkar Satürn’ün çalışmaları. Özle sözü bileştirmektir Satürn.
İçinizdeki ışıktan yanınızda yüzleşmek. Satürn’ün en önemli şeyleri. Başka bir ifadeyle içimizdeki Şeytanla.
Kalıplarımızı kırmak aynı zamanda Satürn. Atalarımızdan getirdiğimiz kalıpları özellikle blokajları kırmak. Karmayı temizlemek
Satürn’ün görevi.
Ve en önemli özelliği; Satürn bizim korkularımızı aşmamızı sağlıyor,
Tüm korkularımızı. En derin korkularınız üzerine atladığınızda onların bir balon olduğunu görüyorsunuz. Köpükten bir balon gibiler. Atlamadan göremiyorsunuz bunu. Atlayana kadar canavar gibi görünüyor size.
Atladıktan sonra kedi oluyorlar. Korku içine girmeden kocaman, dev gibi görünür. Aman nasıl aşacağım bu korkuyu, yıllardır yaşıyorum? Atladığınızda korkunun içine daim. Sonra bir bakıyorsunuz “Aman ya bu muymuş diyorsunuz” Belki de olmuştur. Korkarsın korkarsın, içine atlarsın “Oh be, korkacak da bir şey yokmuş!” dersin. Adıma kadar bir şey yoktur. O yüzden korkularımızı aşmayı ifade ediyor Satürn.
Satürn’ünüz eğer Kovada ise sistem size diyor ki;
bildiğiniz şeyi hayata geçirin. Ete kemiğe büründürün. Ateş burçlarında ise Satürn o zaman ışığınız ete kemiğe büründürün diyor. Eğer su burçlarından birindeyse Satürn’ünüz o zaman duygularınızı, Yaradan’ın en yüksek hallerini ete kemiğe büründürün. Fiziksel hale getirin, sadece düşünmeyin. Toprakta ise o zaman en derin arzularınızı fiziki madde aleminde fiziki forma getirin. Dünyayı cennete çevirecek hareketi yapın. Satürn’ün burçlarda Su, Ateş, Hava burçlarında farklı bu.
Satürn Kovadayken devrimler olur;
Şu an Satürn Kovada bu arada. Satürn Kovada iken ayaklanmalar olur. Satürn Kovada iken “Dünyada büyük değişimler” olur. Neden? Kova özgürlük, özgürleşme, Uranüs’le de bağlantılı aynı zamanda. İnsanlar önce sıkışırlar, sıkışırlar, bir gün patlarlar. Satürn Kovada şu anda, insanlar sıkışıyorlar şu anda. Bir yerde patlayacak. Bir yerde insanlar diyecek ki; evet artık burayı aşmanın zamanı. Bu sıkışma “kötü” bir şey değil o yüzden. Satürn ile Kova birbirine kardeş yapılar. O yüzden Satürn özelliğini çok görüyoruz şu anda.
Birçok insan, içinde kendi yaşamının sorumluluğunu almaya çalışıyor şu anda. Satürn Kovada iken. Kendi yaşam sorumluluğunu almaya. Disipline bir şekilde, yola adanmışlığı aynı zamanda, birliğe, tekliğe adanmışlık Satürn Kova dönemleri.
Satürn bize disiplini, sorumluluğunu öğretiyor.
