8-12 Mart 22.Gen Anahtarı transitinde gözlem yapmanız gereken konular:
1.Duygularınız sizi nasıl yönettiğini fark ediniz.
2. Sizi yöneten, duygusal fırtınalara sebep olan duyguları tanımaya çalışınız.
3. Duygular ilişki dinamiğini yönettiği gözlemleyiniz.
4. Duyguları tanıyıp onların sorumluğunu aldığınızda ilişki dinamiğinde ki değişime dikkat ediniz.
5. Sorumluğunu aldığınız duyguların enerji alanınızın değişimine sebep olduğunu fark ediniz.
6. İçinizde büyüyen Minnettarlık duygusunun insanlarla ilişkinizi olumlu yönde değiştirdiğini gözlemleyin ve onun hep içinizde akmasına yardım ediniz.
22. Gen Anahtarının Ahlaksızlık alçak frekans boyutu en duygusal olanıdır. Çok yüksek derecede tutkulu ve seksidir, çok büyük duygusal uçları içerir, cazibemizi bastırdığımızda hastalığı çağırırız. Tutku ifade edildiğinde ve yaşandığında suçluluk hissederiz. Tutku kötü bir duygu değildir, insanda kötü veya doğru olmayan duygu yoktur. Hiç kimse kendi kimyasının ve onun hissettirdiği duyguların sorumluluğunu taşıyamaz. Çıkan zorluklar ve hayatımızı ciddi türbülansa sokan şey, kendi duygularımıza korku nedeniyle direnerek onları beslemektir.
22.Gen anahtarı alçak frekans gen havuzundaki durumuna göre doğrudan veya dolaylı olarak gezegendeki ilişki problemlerinden sorumludur. Kendi duygularınızın sorumluluğunu almakla ilgilidir. Günümüz dünyasında insanların çoğu duygularıyla yönetilirler. 22 Gen Anahtarı, yaşadığınız her bir duygu, hal veya düşünce Tanrı tarafından aktarıldığı için ona güvenmenizi tavsiye eder.
Güven, cesaret isteyen çok güçlü içsel bir süreçtir;
Fakat Ahlaksızlık alçak frekansı sizin bu durumun içinden doğallıkla geçmenize izin vermek yerine onu değiştirmeye veya baskılamaya yöneltir. Bundan dolayı kendi düşünce, duygu ve davranışımızın sorumluluğunu alamadığınızdan devamlı benzer şeyleri yaşarız. İkili ilişki ve aşk arayışında tekrar tekrar yaşadığımız acılar alçak frekans enerji alanına iter. Titreşimleri, frekansları, sesleri ile her şeyi algılayan koca bir uydu gibidir. Ancak tabii ki hangi frekansa ayarlandığıyla ilgilidir.
Alçak frekans boyutlarının karanlığının içinde yüksek frekans boyutunun tohumları saklıdır.
DNA frekansı küçük kuantum sıçramaları yaptığında Minnettarlık filizlenmeye başlar. Minnettarlık yaşamınızda ne yaptığımızla ilgili olmadan her zaman başkalarının duygularını göz önünde bulundurmak ve saygıyla yaklaşmaktır. Buda insanlara pozitif duygu yükleyerek hem kendinizin hem çevrenizdeki insanların hayatlarını dönüştürmenizi sağlar. Minnettarlık frekansı insanların duygularını heyecanlandırır ve kalbine dokunur.
Minnettarlık bizim her zaman hem nazik hem anlayışla davranmamıza neden olur;
İnsanları etkileme gücüne sahiptir. Duygularımızın sorumluluğunu alıp onları yönetmeyi öğrendiğimizde kendimize ve başkalarına saygılı davranırız. Bu da getirdiğimiz karmaları DNA kayıtlarımızdan silinmeye doğru harekete geçirir. Aynı zamanda en zor ilişkilerde dahi başkalarına olan saygımızı ve kendi değerimizi kaybetmeden, kimsenin duygularının kurbanı olmadan hayata devam ederiz. Yüksek frekans boyutu bu aşamada insanların derin duygusal acılarını anlamamızı sağlıyor, bundan dolayı başkaları bizi her zaman hem duygusal hem otoriter insan olarak görülürler.
İyilik yüksek frekans boyutunda hayat bizi, doğanın kendisine olan sonsuz güvenimizi ispat edene kadar tekrar tekrar sınavlara tabi tutar. İyilik frekansına yaklaştığınızda geçmiş karmalarınız silinir. Aynı zamanda atalarınızın karmalarını, atalarınızın atalarının karması temizlenir. İyilik keskin köşeleri düzeltir, sonsuza kadar korkuyu yok eder. İyilik insanın hakiki doğasıdır.
Gen Ailesi
Çağdaş dünyamızın bu zor zamanlarında Tanrısallık Gen Ailesinin üyelerinin peş peşe transit yapmasının ve 8-12 Mart arasında 22.Gen Anahtarının gündemde olmasının büyük anlamı var. Çünkü bu günlerde hepimizin İyiliğin kalbimize dokunmasına ihtiyacı vardır. Hepimizin insan olarak AŞK olduğumuzu, Aşk’tan doğduğumuzu ve içimizde Aşk’tan başka hiçbir şey olmadığını idrak etme zamanıdır.
Yaradan ilk önce evreni en sonunda insanı yarattı ve meleklerle tanıştırdığında şöyle dedi: “Evrenin tümünü ben insan için yarattım, insanı ise kendime Sevgili olarak yarattım”. Tanrısallık Gen Ailesi, Tanrının hepimizin Sevgilisi olduğunu söyler. O da bizim Sevgilimizdir.
Akaşa, Sevgi ve Tanrı
Prolin amino asidi kimya akışıyla üç frekans boyutunu da yaşatarak tanrısallığı anlamanıza yardım eder. Yüksek frekans boyutlarında ilişkilerimiz kolaylaşır.
Kadın veya erkek bu şekilde davrandığında sevdiği kişiyi kendine, kendi enerjisine, aşkına denk yapmış ve kabul etmiş olur. Aksi takdirde devamlı aşağılama duygusu içinde olursunuz, kendinizi daha üstün görürsünüz ve karşı taraf size hiçbir zaman yaranamaz. İki kişi arasında sürekli bir mesafe vardır. Dünya topluluklarının hepsi asırlar boyunca aşkı, sevgiliyi aramıştır. Bu arayışları hikaye, masal, roman ve şiirlerde yansıtmışlardır. Satır aralarında söylemek istedikleri: Sevgili bizim kendi içimizdedir
Duygu Enerji
Tanrısallık duygu ağırlıklı ailedir, aynı zamanda yüce yasaların birbiriyle sıkı bağlantılı olduğu, Tanrı hafızasının yer aldığı ve holografik evrenin enerji ızgarası olan morfogenetik alanla ilgilidir. Tanrı hafızası, her şeyi içine alan, kaydeden ve geri yönlendirendir. Duygu Enerji merkezinden hareket eden ilk sırada Tanrısallık Ailesini başlatan 22 Gen Anahatarı, Akaşa kayıtlarını veya morfogenetik alanın çalışma mekanizmasını anlatır. Her duygu, düşünce ve davranış tanrı hafızasına kaydolur ve daha sonra bize geri döner.
Bunu paylaş:
Ucretsizegitimal sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.