Bitkilerle Şifa Arayışı: Bitkinin Şarkısını Duymak ve Forma Dönüştürme Şifresi

Bitkilerle Şifa Arayışı: Bitkinin Şarkısını Duymak ve Forma Dönüştürme Şifresi

Bitkiyle iletişim kurarken onunla ustanız gibi iletişim kurmanızı tavsiye ediyorum. Ondan öğreneceğiniz bir usta. Çünkü bitkiler ışığı işleme, forma sokma ustalarıdır. Biz mesela ışığı kullanmayı sonradan öğreniyoruz insanlık olarak. Ama bir bitki doğduğundan beri fotosentez yapıyor. Işığı kullanmayı ve onu forma dönüştürmeyi biliyor. 

Bunu binlerce yıldır yapıyor bu arada. Bundan dolayı ışığı işleme konusunda ustalar. İnsanda da ustalık var ama hatırlıyor sonradan. 

O yüzden bir bitkiye ustanız gibi yaklaşmanız, alçakgönüllülükle, sizin alacağınız bir şey varmış gibi, içe dönük olmanızı tavsiye ediyorum. Bitkiye yardımcı olabileceğiniz gibi değil de onun size bir şey öğreteceği bir usta olduğunu algılayarak yapmanızı tavsiye ederim.

Bitkinin Şarkısını Söylemek

Mesela şarkı söylemek. Bazen size bitki şarkısını söyler. O şarkıyı tekrarlamanızı, bitki şarkıyı tekrarlamanızı ister. Bir şarkı duyarsınız orada, onu tekrarlamanızı ister. Siz bitkiye bir şarkı besteleyebilirsiniz. Bu şarkının illa profesyonel bir beste olması gerekmez. Şamanlar bitkilerin şarkılarını duyanlardır aynı zamanda. Bitkilerin bir şarkısı vardır. Bir Şaman tedavi ederken, bitkinin şarkısını kullanarak tedavi eder. Eğer bunu duyabilirseniz gerçekten de şifaya vesile olabilirsiniz. Çünkü bitkilerin şarkısı, titreşimi de kullanan bir şifa sistemidir. 

Bir bitki ile karşılaştınız size şarkısını söyledi, o şarkıyı unutmayın bu arada. O şarkı daima o bitkinin şarkısı olacak ve siz her o bitkiyi kullandığınızda, o şarkıyı söylediğinizde bitkinin ruhu canlı olarak açığa çıkıyor şifalandırmak için. Çünkü siz bitkinin ruhunu, şarkı yoluyla açığa çıkarıyorsunuz. Bitkinin şarkısını duyabilirseniz orada çok iyi olur.

Bitki diyeti diye bir şey var, belki bunu da kullanabilirsiniz yöntem olarak. Bir bitki ile iletişim kurmak için sadece o bitkiyi alıyorsunuz bedeninize. Tüm bedeninizle öğrenmenizi sağlıyor bitkiyi. Başka hiçbir şey almıyorsunuz.

 Mesela civanperçemi ile çalışıyorsanız sadece gün içinde bir ya da iki kez, civanperçemi çayı içiyorsunuz ya da onu ağzınıza alıyorsunuz. Lavanta ile çalışıyorsanız lavanta dışında bedeninize bir süre hiçbir şey girmiyor. Lavanta tüm bedeninizde ne yaptığını söylüyor öyle olduğu zaman. Bu da bitkilerle iletişim kurmanın güçlü bir yöntemi.

Kısaca; bitkiyle beraber oturup onunla kalp nefesi alıp aramızda kalpten bir bağ kurup daha sonra bütün duyularımıza gelenlerin her birini kaydediyoruz. Ne kadar oturduysak orada gördüğümüz her şeyi kayıt ediyoruz. Çünkü hiçbir şey tesadüf eseri gelmiyor. O niyetle oturduğunuzda bununla alakalı birçok mesaj geliyor diyebiliriz. O zaman bitkinin eter alanıyla bağlantı kurabilirsiniz.

Eter elementi bütün elementlerin anası. Bütün elementleri yaratan, onları bir sinerji halinde bir arada çalışmalarını sağlayan onları kullanıp formları yaratan element. Aynı zamanda tohum diye de biliriz.

Mesela biz hava elementini alıyoruz. Beden olarak en fazla oksijene ihtiyaç duyuyoruz. Biz aldığımız havayı nereden alıyoruz? Bir bitkinin soluması aslında. Bir bitki soluk veriyor biz oksijen alıyoruz. Aslında biz bilgiyi de bitki yoluyla alıyoruz. Bitkinin soluması yoluyla oksijeni alıyoruz, oksijenin içinde bilgiyi alıyoruz. Bitkiler sandığımızdan fazla yaşamımızdalar. 

Bizim soluduğumuz hava bitkilerden çıkıyor zaten. Ormanlardan çıkan oksijeni kullanıyoruz. Bitkilerden çıkan atmosfere dağılan oksijeni kullanıyoruz. Bitkilerle sandığımızdan daha fazla iletişim halindeyiz. Bitkilerle çalışmak, bitki simyasına girmeden önce bitkilerle iletişim kurma yöntemlerini bilmemiz gerekiyor.

Bence bunu deneyin, bir bitkiyle yarım saat oturun, onun söylediklerini dinleyin, görün, hissedin. O anki bütün duygularınızı, ne geliyor görüntüleri kaydedin. Duyularınıza düşen her şeyi kayıt edin bu arada. Hiçbir şeyin tesadüf eseri, ağzınızdan çıkan bir mırıldanmanın tesadüf eseri çıkmadığını, ama bunu yapmak için çalışmayın. Yani şöyle yapmayın: bitkinin yanına gidip “Aaa hangi şarkı gelecek aklıma acaba?” demeyin. Sadece bitkinin yanına gelip oturup sakinleşip nefesinizi almaya başlayıp gelen her şeye izin verin. Görüntülerin görünmesine izin verin. Kulağınıza seslerin gelmesine izin verin, siz sesleri yaratmaya çalışmayın. Kalp alanından yapıyoruz bunu.

Eter elementi görünmeyen, bilinmeyen ve değişken alemle bağlantılı.

Bitkiler İlahi’nin ışığını bu Dünya’da forma dönüştüren varlıklar. Bitkiler size Yaradan’ın ışığını aktarmanın başka yönlerini biliyorlar. Ve bu dünyayı nasıl aydınlatacağınızın, bu dünyaya ışığı nasıl daha yüksek düzeyde aktaracağınızın şifrelerini içeriyorlar.

Dünya’nın kaostan daha yüksek bir düzene gidişinin sürecinde, karışıklıktan daha yüksek bir ışığa geçişinin sürecinde bitkilerin şifrelerini, bitkilerin ışığı nasıl yaydığını ve ışığı nasıl forma dönüştürdüğünü bilmeye başladığınızda, aydınlanma yolunda daha yüksek bir yere de gireceksiniz aynı zamanda.

Simyacıların ışığını yaymanın yollarından biri; bitkilerin ışığı nasıl yaydıklarını bilmeye başlamaktır. Bitkiler size, Yaradan’ın ışığının formlarını ve Yaradan’ın bilgisini aktarırken, sizlerle daha yüksek bir düzeyde İlahi’nin iletişimini kurarlar. İlahi’nin iletişimi, onları ışık formuyla daha yüksek bir forma dönüştürerek ve onların içerisindeki kimyasal yapılara elektromanyetik alanlar ekleyerek gerçekleştirilir.

Şimdi bu gerçekleşen ışığın formunun daha iyi algılanmasının zamanıdır. Ölümsüzlüğün sırrı, kendinizi bilmenin sırrı, ışığın forma dönüşünün sırrında yatar.

Başlangıçta tek bir bitkiyle böyle her gün ya da yapabildiğiniz kadar iletişim kurmak çok iyi olur. Ama özellikle bitkileri varsa imkânınız yabani ortamlarında iletişim kurmak daha iyi olabiliyor. Çünkü bazen saksı bitkileriyle daha az iletişim kurabiliyorsunuz. Yoksa öyle bir şey saksı bitkilerinizi de deneyebilirsiniz. Ama yabani bitkiler, daha doğrusu doğal ortamında olanlar; çünkü yabani bitkiler dediğimiz dağda kendiliğinden yetişen bitkilerden bahsediyorum. Onlar toprağın ve doğanın bilgeliğini çok yüksek düzeyde taşıyorlar. O yüzden şifa amacıyla kullanılan bitkilerin çoğu, zaten doğada yetişen bitkidir. Yapabilirseniz bir ormanda ya da başka bir yerde; yapamazsanız evinizde yetiştirdiğiniz bir bitkiyle yapabilirsiniz bu çalışmayı.

Burası aynı zamanda bitki simyasının temelleri. Bitki simyasında kalben iletişim kurmak, bitkiyle çalışmanın ana parçası.

Tüm online kursları görmek için remkod.com.tr adresine bakabilirsiniz.

Share this content:


Ucretsizegitimal sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Ucretsizegitimal sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin