Su ve sakral çakra ile ilgili bir önceki yazımız olan “Su Elementi Duygusal Yaşamımız” adlı yazısını mutlaka okuyun. Okumak için Tıklayınız…

Şifada ya da çalışma yaparken suyu kullanabilirsiniz. Birinci kullanım, yükleme. İkincisi, arındırma. Arındırma, şifa yaparken ya da bir çalışmanızı yaparken kasenin içine bir su koyun. Metal de normal de olur. Suya şöyle deyin: 

“Bu çalışmamı yaparken odanın içinde Yaradan’dan uzak bir enerji varsa içine al ve arındır.” 

Bir de bardakta su koyun. Ona da şunu söyleyin: 

“Bu mekana bu çalışmada akan tüm şifa enerjileri, Yaradan’ın ışığını içeren enerjiler bu suyun içine aksın ve bu su yüklensin.” “Buraya Yaradan’dan akan yüksek şifa enerjileri, bu suyun içine aksın ve bu su yüklensin” deyin. 

Hatta başkasına şifa yapıyorsanız 2 su koyun. İki suyu yan yana koyup aynı komutu verin. Ayrı ayrı komut vermenize gerek yok. 

Kasedeki su temizlik işi yapacaktır. Bardaktaki su oradaki ışığı yükleyecektir. Çünkü su kutupludur. Söylediğiniz her şeyi kaydeder. Bu literatüre de geçti. 

Sevgili (rahmet üzerine olsun) Masaru Emoto’nun Suyun Mucizesi diye bir kitabı var, okumanızı tavsiye ederim. Suyun söylediğiniz her şeyi kaydettiğini ve ona göre moleküllerini değiştirdiğini kanıtladı. Eskiden hatırlıyorsanız anneannelerimiz, babaannelerimiz bize bir şey olduğunda, dua okuyup hatta suya tükürüp bize içerirlerdi. Hastalığınız kalmazdı. Plasebo falan değil bu. Suyun söylediğiniz şeyi, duayı yükleme enerjisi. 

su Su ile Arındırma Çalışması

Bir suya seni seviyorum dediğinizde başka bir su olur.  Su direkt kaydeder, alır. Dolayısıyla suyu yükleme için de kullanabilirsiniz. 

Şifa yaparken, bir çalışma yaparken kasede ve bardakta su. Kasedeki suya diyorsunuz ki: “Bu mekana akan Yaradan’dan uzak enerjiler içine aksın ve temizlensin, arınsın.” Bardaktaki suya da: “Bu mekana akan yüksek enerjiler, şifa enerjileri ile bu su yüklensin” diyorsunuz. 

Bardaktaki suyu içiyorsunuz. Mutlaka şifa yaptıktan sonra şifa yaptığınız kişi de içsin. Bu da şifanın bir parçası. Kasedeki suyu döküyorsunuz. Hatta çiçek dibine dökmeyin. Denerseniz görürsünüz, bence denemeyin. Çiçekleriniz güzel kalsın. O su “negatif enerjileri” içine hapsettiği için bitkinize de iyi gelmeyecektir. 

Denendi bu daha önce. Kasedeki suyu dökmeyin ama bardaktaki suyun birazını çiçeklerinize verebilirsiniz. Gayet güzel şifalı su. 

Soru: Babaannelerimiz mevlütlerde ortaya su, şeker, tuz koyarlardı.

Bunlar aslında başlangıçta kocakarı, İngilizcesi wisewoman, bilge kadın anlamına geliyor. Bizim Şamanlıktan gelen şeylerimiz. Başta saçma gibi geliyor, bu da pirinç koyuyor falan. 

Şu an örnekleri de var, biz yüzyüze oturum yaparken ortaya bir sürahi koyarlar, çalışmayı açıyoruz sonuç olarak. Gerçekten de o suyun şifalandırıcı etkisi var. Bir daha söylüyorum bunlar plasebo falan değil. Suyun kaydedici etkisi. Bu birçok şekilde kanıtlandı. 

Masaru Emoto’nun deneyinde okursanız; suya seni seviyorum dediğinizdeki moleküler yapısı ile senden nefret ediyorum dediğinizdeki yapı aynı değil.

Melek Öztürk

Share this content:


Ucretsizegitimal sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir Cevap Yazın

Ucretsizegitimal sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin